Yeşil çayla ilgili yapılan bilimsel araştırmalar çok çarpıcı sonuçlar doğuruyor. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği gibi, kanseri de önlüyor. Yeşil çay aynı zamanda iyi bir yağ yakıcı. Bölgesel, özellikle göbek yağlardan kurtulmak için yeşil çay birebir. Ama uzmanlar yeşil çayın tüketilmesi konusunda tüketicileri de uyarıyor: Günde 3-4 fincan…
Kahveyi, asitli içecekleri, belki de siyah çayı… Günlük hayatımızda o kadar çok tüketiyoruz ki… Ama gözden kaçırdığımız ve üzerinde durmadığımız bir çay var: O da yeşil çay… Yeşil çayın faydalarını saymakla bitiremiyoruz, çünkü bilimsel araştırmalar ve fareler üzerinde yapılan bir çok inceleme sonucunda bu çayın gerçekten insan sağlığı için bire bir olduğu konusunda uzmanlar hemfikir.
Mide kanserine karşı savaşması, kalp hastalıklarına iyi gelmesi, bu çayı tüketenlerde meme kanseri ve akciğer kanseri görülmesinin düşük olması, kilo vermeye yardımcı olması, sıklıkla tüketildiğinde parkinson hastalığına yakalanma oranının düşmesi….
Yani yapılan çalışmalar, bilimsel araştırmalar gösteriyor ki; sağlıklı beslenme alışkanlıkları ile birlikte tüketilecek günde 3-4 fincan çayın kronik hastalık risklerinin azaltılmasına yardımcı olacağı artık bilimsel bir gerçek.
Sebze tüketiminin az olduğu çocukların da yeşil çay içmesiyle birlikte hem obezite riskinin önlenmesinde, hem de kronik hastalıklara karşı erken korumada tercih edilmelidir.
Yeşil çay nedir?
Yeşil çay genellikle antioksidan özelliğinin fazla olması nedeniyle siyah çaya göre daha faydalıdır. Fakat tatları ve kimyevi bileşenleri, tutuldukları fermantasyon işlemlerine bağlı olarak değişir. Siyah çay, yeşil olarak kesilen yaprakların oksidasyonu ile yani yapraklar siyahlaşıncaya kadar nemli odalarda, soğukta tutularak elde edilir. Oksidasyon boyunca polifenol maddelerin (kanser oluşumunu engelleyen maddeler) çoğu, kuvvetli antioksidanlar ile birleşir ve antikanser özellikleri belli miktarda kaybolur. Bu sebeple yeşil çay, siyah çaya göre daha kuvvetli polifenoller içerdiğinden biraz daha güçlü bir antioksidandır.
Yeşil çayın faydaları
- Yapılan çalışmalar yeşil çayın antioksidan, antienflamatuar, antimutajenik, antikanserojenik, antianjiyogenik, apoptotik, obezliği önleyici, hipolipidemik (kolesterolü düşürücü), antiarteriosklerotik (damar sertliğini önleyici), antidiabetik, antibakteriyel, antiviral ve yaşlanmayı geciktirici etkilere sahip olduğunu göstermiştir.
- Bu araştırmalarda yeşil çayın sağlık üzerine yararlı etkilerinin, özellikle bileşiminde bulunan kateşinlerden kaynaklandığı belirtilmektedir. Yeşil çayın ve bileşiminde bulunan kateşinlerin kanser oluşumuna karşı koruyucu etkisi vardır.
- Yeşil çay, iltihap ve tümör oluşumuyla savaşır; tümör metastasını engelleyerek, kanserin ilerlemesini durduğu araştırmalarda ortaya çıkmıştır.
- Yeşil çayın, ağız içi yaralara iyi geldiği, pulçuk yapılı kanser hücrelerinin iyileşmesini hızlandırdığı da aşikar.
- Deney hayvanları üzerinde yürütülen çalışmalarda, yeşil çayın sindirim sistemi organlarında, meme bezlerinde, karaciğerde, akciğerde ve ciltte kanserojen nedenli tümör gelişimine ve yayılmasına karşı antikanserojen etki gösterdiği bildirilmiştir.
- Güçlü bir antioksidan olan yeşil çay, Alzheimer ve Parkinson gibi nöronal hastalıklara karşı koruyucu etki gösterebileceği da bilinmektedir.
- Bir diğer çalışmada, yeşil çayın damar tıkanıklığını ve sertliğini engelleyebileceği ve şeker hastalığında dolaylı olarak tedaviyi destekleyebileceği bildirilmiştir.
- Yapılan araştırmalarda, yeşil çay düzenli olarak tüketildiğinde, kalp hastalıkları ve kanser riskinin azaldığı görülmüştür. Ayrıca, insanlarda nakledilen dokunun bağışıklık sistemince reddinin engellenmesinde yeşil çayın yine yardımcı tedavi unsuru olarak kullanılabileceğini belirtilmektedir.
- Yeşil çay antibakteriyal etkisiyle, dişlerde tartar ve çürük oluşumuna engel olur, ağız kokusunun önlenmesine yardımcı olmaktadır.
- Yeşil çay ayrıca gastrik, mide ve on iki parmak bağırsağı ülseri gibi hastalıklara neden olan Helicobacter pylori’nin gelişimini de engellemektedir.
- Çayda bulunan kateşinlerin HIV virüsüne karşı etkili olduğu da bilinmektedir.
- Bir araştırmada, günlük 3-4 fincan çay içimiyle, demir eksikliğine bağlı kansızlık probleminin gözlenmediği bildirilmiştir.
- Yeşil çay, içerdiği kateşinler ve kafein sayesinde, yağ yakıcı etki gösterir. Bu sayede kilo vermeyi kolaylaştırır ve vücut yağ oranını düşürür. Özellikle, zayıflama sürecinde spor yapanlarda son derece etkilidir. Yeşil çay ayrıca iştah önleyici özelliği nedeniyle kilo almayı da engeller. İyi bir yağ yakma arıcıdır. Özellikle göbek bölgesindeki yağlanmaya karşı düzenli tüketildiğinde etkisinin görülmesi yüksektir.
İZLEYİN: YEŞİL ÇAYIN KANITLANMIŞ FAYDALARI
Japonya’da kansere yakalanma oranı düşük. Nedeni yeşil çay
Yeşil çayın yararlı ve kansere karşı koruyucu bir madde olmasının yanı sıra, kanser hücrelerinin büyümesine engel olması ve polisiklik aromatik hidrokarbonların oluşumunu azaltması gibi etkileri vardır. Yeşil çayın üretildiği Japonya’da mide, akciğer ve karaciğer kanserlerine yakalanma oranının yeşil çay tüketimi olmayan toplumlara göre oldukça düşük olduğu görülmüştür. Japonya’da yapılan araştırmalarla, çayın serumda kolesterol seviyesini ve sistoloik kan basıncını düşürme gibi etkilerinin olduğu görülmüştür.
Kalp hastalıklarına karşı bire bir
Yine Japonya’da 8522 kadın ve erkek üzerinde yapılan çalışmada günde 10 fincan (yaklaşık 900 ml) yeşil çay içen erkeklerin kalp hastalıkları nedeninden kaynaklanan ölüm riski günde 3 fincan yeşil çay (280 ml) içen erkeklerden yüzde 58 düşük bulunmuştur.
Yeşil çay nasıl demlenir?
Su çabucak kaynatılmalı (yeşil çay için en çok 70-80 0 C), oksijen kaybını engellemek için kaynama süresi on saniyeyi geçmemelidir. Her bir fincan için bir kaşık çay ısıtılmış demliğe konur. Çayı bir süzgeç veya delikli top içinde tutmak çay yapraklarının şişmesini engellediği için tercih edilmemelidir. Demliğe su eklendikten sonra 3-5 dakika arası demlenir. İdeal demleme süresi çayın rengine bağlıdır. İki dakika otuz saniye boyunca demlenen çay uyarıcı etkili, 5 dakika demlenen çay ise sakinleştirici özelliktedir. Bu anlatılanlara göre çayın su ile teması asgaride olmalı ve demlik ocak üzerinde saatlerce kaynatılmamalıdır.