Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı, Türkiye’de normalleşme il bazında başladı. Riski düşük illerde yasaklar kalkarken, kırmızı ve turuncu illerde yasaklar kısman gevşetildi. Ama normalleşme haritasından sonra çok dikkat çeken bir il daha var. O da Uşak’tan sonra Adıyaman. Adıyaman’ın kırmızı olmasının sebebi de ortaya çıktı, Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar uyarıda bulundu.
Türkiye’nin koronavirüs risk haritasında Uşak’tan sonra çok dikkat çeken bir il daha var. O da Adıyaman ve Osmaniye…
Adıyaman ve Osmaniye düşük ve orta riskli illerin yani mavi ve sarı renklerin tam ortasında kırmızı haliyle adeta parlıyor. Çevrelerindeki hiç bir il kırmızı değil, sadece bu iki il kırmızı.
Peki bu iki ilde risk neden çok yüksek?
Hatta dün Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar, sosyal medya üzerinden bir açıklama yaparak vatandaşları uyardı: Saygıdeğer Adıyamanlı hemşehrilerim, ilimiz maalesef Kovid-19 vaka sayılarında çok yüksek riskli 17 il içinde yer almaktadır. Kısıtlamalara ve alınan önlemlere titizlikle uyarak bu durumu kısa zamanda düzeltmek bizim elimizde. Hep birlikte başarabiliriz.
Adıyaman neden yüksek?
Türkiye’nin risk haritasında Doğu ve Güneydoğu’daki tek yüksek riskli ol olarak dikkat çeken Adıyaman’da, vaka artışlarının temel nedeninin insanların çeşitli sebeplerle bir araya gelmekten kaçınmaması olduğu belirtildi.
Gün içerisinde özellikle çiğ köfte yemek için insanların bir araya geldiğini anlatan, ama bu alışkanlıkların pandemi sürecinde ertelenmesini isteyen Adıyaman İl Sağlık Müdürü Erdoğan Öz, “Dünya sağlık örgütü Covid-19 hastalığının bir pandemi olarak kabul etti. Bu bilindiği üzere dünyanın tamamını etkileyen salgın ve bu salgın tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çocukları, gençleri, erişkinleri, yaşlıları herkesi etkileyen tüm yaşamı farklı boyuta taşıyan bir hal haline geldi. Bu virüs kendini solunum yolu enfeksiyonu gibi gösteriyor, ağızdan, burundan, gözden, bir miktar da kulaktan bulaşma ihtimali var. Biz toplum olarak çok güzel gelenek, göreneklerimiz var” dedi.
Paylaşmayı seviyoruz
Öz, “Bizim hem acımızı hem neşemizi büyüklerimizle, küçüklerimizle, akrabalarımızla komşularımızla paylaşıyoruz. Bu sebeple bizler de toplum olarak taziyelere sıklıkla gidiyoruz, ama bu maalesef pandemide sıkıntı oluşturabiliyor. Koronavirüsün yayılmasına sebep olabiliyor. Biz çayımızı, kahvemizi içtiğimiz yediğimiz her şeyi herkes ile paylaşmayı seviyoruz” diye konuştu.
Çiğ köfte Adıyaman’ı yaktı
“Bizim ilimize has çiğ köfte hiçbir zaman tek başına yenilmez” diyen Öz, “Çiğ köfte yoğrulduktan sonra komşular, akrabalar çağrılır ama lütfen bu pandemi sürecinde bu güzel özelliklerimizi erteleyelim. Pandemi sonrasında çoluk, çocuk, büyüklerimiz birlikte olacağımız neşemizi acımızı hep birlikte paylaşacağımız dönemleri yaşayalım ama şu an için buna ara vermemiz gerekiyor. Topluca kız istemeye gidiliyor, misafir çağırılıyor. Köftemizi yalnız yemiyor, çayımızı yalnız içmiyoruz ama bunlar maalesef riski arttırıyor. Bu sebepler maalesef vaka artışının sebeplerindendir” tespitinde bulundu.
Bu olayın biyolojik savaş olduğunu ve 7 bini aşan sağlık çalışanlarıyla birlikte asker gibi savaştıklarının altını çizen Öz, “Bu bir biyolojik savaş bu biyolojik savaşta cephenin en önünde olanlar da sağlık çalışanları bizler varız ve inşallah üstesinden geleceğiz. Bizim 2-3 kişiden oluşan 299 filyasyon ekibimiz var. Bu savaşımızda bize destek veren herkese pandeminin yayılmasını engellemek için elinden geleni yapan, bu kurallara riayet eden herkese çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.