Yüz tanıma ve parmak izi okutmanın papucu dama atılıyor. Kesin sonuç vermeyen bu kimlik tanıma sisteminin yerine artık eldeki damarlar kullanılacak. İlk sonuçlar yüzde 99 doğruluk payı verdi.
Teknolojinin baş döndürücü gelişimi insanları bazen hayrete düşürüyor. Kimliğe bakarak güvenlik bilgisi sorgulama ve doğrulama artık neredeyse çöpe atılacak gibi. Çünkü kimlik doğrulama yerine yüz tanıma ve parmak izine bıraktı. Cep telefonlarında artık yüz tanıma sistemi ve parmak tanıma sistemi var. Ama uzmanlar yüz tanıma ve parmak tanıma sistemiyle kimlik doğrulama yönteminin yüzde 100 sonuçlar doğurmadığını belirterek bunun yerine eldeki damarların kullanılması gerektiğini belirtiyor.
Anlayacağınız yüz tanıma ve parmak izi okutmadan sonra şimdi de eldeki damarlardan kimlik belirleyen sistem var. Ve bu sistemin doğruluk oranı yüzde 99. Bununla ilgili bir çalışma yürütülüyor ve sonuçları da yayımlandı.
Bununla ilgili bir araştırmada derinlik kamerası kullanılarak 35 katılımcıdan ellerin yumruk yapılarak damarların belirginleştirildiği 17 bin 500 görüntü alındı. Araştırmacılar, AI’yla bu damarların ayırt edici özelliklerini tespit etti. Bunların, 35 kişilik grupta bir kişinin kimliğini yüzde 99’dan fazla doğruluk oranıyla saptamayı sağlayabileceğini söyledi.
Eldeki damarlarla kimlik belirleme yöntemi yüz tanıma ve parmak izinin yerini alabilir
Güvenlik amacıyla kullanılan yüz tanıma veya parmak izi teknolojileri gibi biyometrik tanımlama sistemlerinin pabucu yakında dama atılabilir. Çünkü Avustralya’dan araştırmacılar, geliştirdikleri yapay zeka temelli (artificial intelligence – AI) sistemle bir kişinin elindeki damarları kontrol ederek kimliğinin belirlenebileceğini söyledi.
Biyometrik tanımlama sistemler yıllar içinde yaygınlaştı. Zira yüz tanıma havalimanlarında, polis merkezlerinde ve hatta bazı gece kulüplerinde kullanılıyor. Parmak izi, iris veya sesi kullanan teknolojiler de pek çok sektörde hizmet veriyor.
Fakat Yeni Güney Galler Üniversitesi’nden araştırmacılar, bu yöntemlerin “pek çok kişinin bildiği zayıflıkları” olduğuna söyledi.
Üniversitenin Bilgisayar Bilimleri ve Mühendisliği Bölümü’nde araştırmacı Syed Shah, bu konuda örnekler verdi. Shah parmak izinin bir kişinin dokunduğu yüzeyden alınıp sahte bir iz oluşturulabildiğini söyledi. Sosyal medyadan elde edilen görüntüler kullanılarak da yüz tanıma sistemleri atlatılabiliyor. İris taramaysa lensle yenilgiye uğratılabiliyor.
Shah, CNN International’a yaptığı açıklamada kendi teknolojileri hakkında şöyle konuştu: Damar desenleri cildin altında yer alıyor. Bu yüzden parmak izlerinden farkı, herhangi bir iz bırakmaması. Yüz fotoğraflarından farkı, sosyal medyada bulunmaması. Ve irislerin aksine gizlice elde edilemiyor. Bu yüzden damar temelli bir yaklaşımın baypas edilmesinin çok daha zor olacağına inanıyoruz.
Araştırmada derinlik kamerası kullanılarak 35 katılımcıdan ellerin yumruk yapılarak damarların belirginleştirildiği 17 bin 500 görüntü alındı. Araştırmacılar, AI’yla bu damarların ayırt edici özelliklerini tespit etti. Bunların, 35 kişilik grupta bir kişinin kimliğini yüzde 99’dan fazla doğruluk oranıyla saptamayı sağlayabileceğini söyledi.
Shah, “Özellikle damarları belirginleştirmek için yumruk yapma gereksinimi, düşmanın damar desenlerini gizlice elde etmesini zorlaştırıyor” dedi. Kimlik tespiti için damar kullanma fikrinin yeni olmadığını ancak şimdiye kadarki girişimlerin genellikle ileri teknolojiler gerektirdiğini, kendilerininse piyasada bulunan 3D kameralarla bunu başardığını vurguladı.